CEVAP
Zekât kelime olarak, bolluk, artış, temizlik, taharet benzer biçimde anlamlara gelir. Bildiğimiz zekât da malı kirden temizlemek oluyor. Zekât kelimesinin buradaki manası, evcil yada yabani hayvanları dine uygun şekilde öldürerek temiz hale [yenilecek veya başka şekilde istifade edilecek hâle] getirmek anlama gelir. Örneğin boğarak, şişleyerek, elektrik verilerek öldürülen kuzunun eti yenmez, leş olur.
İhtiyari zekât, deveyi ve öteki evcil hayvanları dine uygun şekilde kesmek anlama gelir. Doğrusu kendi ihtiyarımızla [isteğimizle] hayvanı yatırıp dine uygun şekilde kesiyoruz.
Zaruri zekât, av hayvanlarını dine uygun şekilde yaralayarak öldürmek anlama gelir. Av hayvanlarını örneğin bir aslanı kulağından tutarak yere yatırıp kesemeyiz. Onu sadece silahla öldürebiliriz. Onun için buna zaruri zekât deniyor.
Zekât-ı şer’i ile [dine uygun şekilde] öldürülen hayvan temiz olur. Doğrusu evcil hayvan besmele çekerek kesilmişse, av hayvanına mermi besmele ile atılmışsa, av köpeği tazı, ava besmele ile gönderilmişse, öldürülen hayvanı yiyecek helal olur.
Zekât-ı şer’i ile öldürülen hayvan, yenilmesi helal olan geyik, tavşan, keklik benzer biçimde hayvanlardan ise yenir, yenmesi helal olmayan, tilki, sansar, aslan benzer biçimde hayvanlardan ise, başka suretle istifade edilir.