CEVAP
Üzüm şırasını şarap yapmış olduğu malum bir hiç kimseye satmak caizdir; bundan dolayı günah, şıranın kendisinde değildir. [Şıradan pekmez de, sirke de yapılabilir.], Şıra [şarap yapılarak] değişikliğe uğratıldıktan sonrasında alınıp satılması günah olur. (Dürr-ül-muhtar)
İbni Âbidin hazretleri buyuruyor ki:
Fitne yapanlara, asilere tabanca satmak, tahrimen mekruhtur; fakat tabanca hayata geçirmeye yarayan eşyayı, sözgelişi demir satmak mekruh değildir. Şu demek oluyor ki günah yapmakta kullanılan şeyin kendini satmak, tahrimen mekruh olur. Bu şeyi yapmaya yarayan maddeleri satmak ise, tenzihen mekruh olur. Çalgıları satmak da tahrimen mekruh olup, çalgı meydana getirilen tahtayı, çalgıcıya satmak, tenzihen mekruh olur. [Sadece mehter marşında çalınan müzik aletlerini satmak ise, caizdir.] Dövüş horozunu da, fâsıklara satmak tenzihen mekruhtur. Şarap yapana üzüm satmak da tenzihen mekruhtur; bundan dolayı kendileri haram işlemekte kullanılmaz. Haram olan şeyin hazırlanmasında kullanılır. Bu tarz şeyleri, helal olan yere satamayan kimsenin, tenzihen mekruh olan yere satması caizdir. (Redd-ül-muhtar)
İmam-ı Gazali hazretleri buyuruyor ki:
Şarap icra eden Müslümana üzüm satmak caizdir. (K. Mutluluk)
Müslüman ülkesinde caiz olunca, gayrimüslim ülkesinde caiz olduğunda asla kuşku kalmaz. Şarap fabrikasına üzüm, bira fabrikasına arpa taşımak da bunun benzer biçimde caizdir.
Kilise tamirinde çalışmak mekruh değildir; bundan dolayı bu işin kendisi günah değildir. (Bezzaziyye)
Gene İbni Âbidin hazretleri buyuruyor ki:
Ücretle kâfirin şarabını taşımak, kilise onarım etmek ve Hristiyan’a zünnar benzer biçimde sövgü alametlerini satmak, İmam-ı a’zama bakılırsa caizdir. (Redd-ül-muhtar 5/251)