Sual: Komşu hakkının dindeki yeri nedir?
CEVAP
Komşu hakkı önemlidir. Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(Tanrı’a ve kıyamete inanan, komşusuna iyilik etsin!) [Buhari]
(Evinizde pişen yemekten, komşunuzun hakkını verin.) [Şir’a]
(Komşusu aç iken tok yatan, [gerçek] mümin değildir.) [Buhari]
(Komşuya da, ana-babaya saygı eder şeklinde saygı etmek gerekir.) [Şir’a]
(Güzel komşuluk et ki, hakiki mümin olasın.) [Tirmizi]
(Komşunun miras hakkı şeklinde hakkı vardır, o da komşuluk hakkıdır. Eğer müslüman ise sende iki hakkı vardır: Biri komşuluk hakkı, biri de Müslümanlık hakkı.) [İslam Ahlakı]
(Komşu üç türlüdür: Bir hakkı olan, iki hakkı olan üç hakkı olan komşu. Bir hakkı olan, akraba olmayan gayrimüslim komşudur. İki hakkı olan komşu, Müslüman olan komşudur ki, onun hem Müslümanlık, hem de komşuluk hakkı vardır. Üçüncü hakkı olan komşu ise, akraba olan Müslüman komşudur. Bunun hem Müslümanlık, hem akrabalık, hem de komşuluk hakkı vardır.) [Ebu Nuaym]
(Komşusunu üzen, beni üzmüş olur. Bana eziyet eden Tanrı’a eziyet etmiş olur. Komşusu ile dövüşen, benimle dövüşmüş olur. Benimle dövüşen Tanrı ile dövüşmüş olur.) [Ebu Nuaym]
(Namaz kılan, oruç tutan, sadaka veren, fakat dili ile komşularını inciten nice kimseler vardır ki, gidecekleri yer Cehennemdir.) [Hakim]
Komşuya emr-i maruf yapmamak mühim bir kul hakkıdır. Örneğin, alkollü içkilerin, açık gezmenin haram bulunduğunu, güler yüz ve tatlı dil ile komşularına anlatmalı. Komşularının günah işlediklerini görüp de, bana ne diyerek evine çekilen, uygun bir halde onlara tembih etmeyen ve kendileri ile görüşmek istemeyen, onların Cehennemden kurtulması için yardım etmeyen sorumlu olacaktır. Komşuları bu şekilde bir kimseyi, kıyamette Allahü teâlâya şikâyet edeceklerdir. Bunun yolu da, doğru bir kitap, sözgelişi İslam Ahlakı vermektir.
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Nice kimse, kıyamette komşusunun yakasına yapışıp “Ya Rabbi, buna, niçin kapısını bana kapattığını sor. Niçin elindeki nimetlerden bana da vermedi” diyecektir.) [İsfehani]
(Komşun yardım isterse yardım et. Borç isterse ver. Fukara ise gözet. Hastalanırsa ziyaret et. İyi şeylerini kutlama et, felaketlerinde sabır dile. Ölünce cenazesine git.) [Harâiti]
Fena komşu
Müslüman, komşunun sıkıntılarına da katlanır. Ona ziyanı dokunmaz. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Komşusu kötülüğünden güvenli olmayan kimse, [kâmil] mümin değildir.) [Buhari]
(Tanrı’a ve ahirete inanan, komşusunu incitmesin!) [Buhari]
(Tanrı ve Resulünü seven, bunların da kendisini sevmesini isteyen, konuşunca doğru söylesin, emanete riayet etsin ve komşusu ile iyi geçinsin!) [Beyheki]
(Komşusu, şerrinden güvenli olmayan kimse, inanç etmemiştir.) [Bezzar]
(Fena komşu, görmüş olduğu iyiliği gizler, kötülüğü de yayar.) [Taberani]
(Komşunun köpeğini döven, sahibini incitmiş olur.) [İ. Gazali]
(Sıkıntıya düşen komşusuna yardım edene, sıkıntısını giderene, kıyamette en kıymetli elbiseler giydirilir.) [Şir’a]
(Komşu hakkı dört taraftan kırk evdir.) [İ.Hibban]
(Kendisinin iyi mi, fena mü bulunduğunu idrak etmek isteyen kimse, salih komşularının kendisi hakkında ne dediklerini öğrensin! “iyi” diyorlarsa, Tanrı indinde iyi bulunduğunu idrak etsin!) [İbni Mace]
Evet, salih komşularımız, bizlere iyi biri diyorlar mı?
Her müslümanın, bilhassa yeni evlilerin, haramlardan sakınan, yakarma meydana getiren salih müslümanlar içinde ev araması gerekir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Ev satın almadan ilkin, komşuların iyi mi olduklarını araştırın! Yola çıkmadan ilkin, yol arkadaşınızı seçin!) [Şir’a]
İyi komşu
İyi insan, yalnız komşularına ve öteki insanlara zarar vermeyen değil, onlardan gelecek zararlara ve sıkıntılara da katlanandır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Malına yada çoluk çocuğuna zarar verir korkusuyla komşusuna kapısını kapatan, onunla görüşmeyi kesen, [hakiki] mümin değildir.) [Harâiti]
(İnsanların içinde yaşayıp da, onlardan gelen sıkıntılara sabreden mümin, kenara çekilip onlardan gelecek sıkıntılara sabretmek sevabından yoksun kalan müminden daha iyidir.) [Tirmizi, İ. Mace, İ. Ahmed, Beyheki]
(Tanrı indinde komşuların iyisi komşularına yararlı olandır.) [Hakim]
(Cebrail aleyhisselam, komşu hakkının öneminden o denli bahsetti ki, komşuyu komşuya mirasçı kılacak zannettim.) [Buhari]
Bir kimse, komşusundan ne temenni ediyorsa, komşusuna da aynı şeyleri yapmalıdır! Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Tanrı’a vallahi billahi ki, bir kimse, kendisi için sevilmiş olduğu şeyi, komşusu yada arkadaşı için sevmedikçe inanç etmiş olmaz.) [Müslim]
İyi komşu bir nimettir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Şunlar Müslüman için saadettir: Saliha hanım, iyi komşu, geniş ev ve uygun binek.) [Hakim]
(Bir salih müslümanın hürmetine, komşulara gelecek yüzlerce bela önlenir.) [Taberani]
(İki şahıs, ölen komşusu için, “Biz bunu iyi biliyoruz” derse, o kul öyleki olmasa da, Allahü teâlâ meleklere buyurur ki: İki komşunun şahitliğini kabul edin ve ölenin ilmimdeki durumuna bakmayın!) [İ.Neccar]
(İyi komşuluk, ülkeleri mamur eder ve ömrü uzatır.) [İ. Ahmed]
(İyi komşu, komşusunu Cennete sokar.) [Deylemi]
Komşuyu üzmekten sakınmalıdır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Komşusuna eziyet eden, bana eziyet etmiş olur.) [Ebuşşeyh]
(Komşusuna eza edeni Allahü teâlâ sevmez.) [Deylemi]
(Komşusu şerrinden güvenli olmayan, [gerçek] mümin olması imkansız.) [Buhari]
(Fena komşuya kıyamette Allahü teâlâ dualarla nazar etmez.) [Deylemi]
(Allahü teâlâ komşusunun kötülüğüne, ölene kadar sabreden kişiyi sever.) [Hatib]
(Eza eden komşuya sabredeni Tanrı sever.) [Hakim]
(Tanrı ve Resulünün sizi sevmesi için, emanete riayet edin, doğru konuşun, komşunuzu üzmeyin ve ona iyi işlem edin.) [Taberani]
Sual: Bizimle aynı varlıkta komşu bir hanım var. Evimizde un, şeker, yağ şeklinde besin maddesi yada herhangi bir kitap, bir alet görse, ödünç olarak, ariyet olarak ister. Getirme huyu da yoktur. Hani maddi durumları fena olsa, varsın getirmesin diyeyim. Bizlerden aşağı tarafları yok. Beyim, “Ne isterse istesin hiçbir şey vermemeli!” diyor. Komşu hakkından korkuyorum. Vermesem günah olur mu? Komşumun her gördüğünü istemesi ve aldığını getirmemesi günah değil midir? Bu komşu, yalnız bizlerden değil, başkalarından da bu şekilde şeyler istiyormuş.
CEVAP
Beyiniz, sizin malınızı, siz de beyinizin malını izinsiz harcayamazsınız. İzinsiz harcamak, başkasına vermek günah olur. Komşu ulaşınca, “Beyim razı olmuyor. Ondan izinsiz bir şey vermem günahmış” derseniz, o da tekrar bir şey isteyemez. Ondan bundan bir şey istemek doğru değildir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(İnsanlardan bir şey istemeyin, velev ki bir misvakı bir kere kullanmak için de olsa.) [Bezzar]
Ödünç yada borç alıp da vermemek günahtır. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Almış olduğu borcu ödemek istemeyenlere Allahü teâlâ, kıyamette “Bu kimsenin hakkını sizde bırakacağımı mı zannettiniz?” buyurarak o kimsenin iyi amellerini alıp diğerine verir. Eğer borcunu vermeyenin iyi ameli yoksa, borç verenin fena amellerini, günahlarını borçluya yükler.) [Taberani]
Bir hiç kimseye zarar vermek, kalbini kırmak kötüdür. Fakat komşuya zarar vermek, onu incitmek daha kötüdür. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Komşusu, zararından güvenli olmayan kimse, Tanrı’a inanç etmiş sayılmaz.) [Bezzar] [Yani bu kimse kâmil mümin değildir.]
Komşu fena de olsa, ona elden gelen iyiliği halletmeye çalışmalıdır!
Müslüman, komşunun sıkıntılarına da katlanır. Ona ziyanı dokunmaz.
Sual: Gittiğim yerlerde çeşitli sebeplerden dolayı bazı bahaneler bularak meydana getirilen ikramları kabul etmiyorum. Günah oluyor mu?
CEVAP
Meşru bir mazeretiniz yoksa, yiyip içilmesi haram olmayan ikramı reddetmek uygun değildir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Bir hiç kimseye bir arkadaşı ikramda bulunursa, onu kabul etsin! Şundan dolayı o Allahü teâlânın ikramıdır. Tanrı’ın ikramını da reddetmeyin!) [Ebu Nuaym]
(Arkadaşının evine gelip de, önüne konulanı yememek cefadır.) [Deylemi]
Evden ilkin komşu
Sual: (Ev almadan ilkin komşu al) atasözü için, hadis diyorlar. Atasözüne hadis denir mi?
CEVAP
Atasözleri genel anlamda, hadislerden çıkarılmıştır. Bu söz de öyledir. Bir hadiste, (Evden ilkin komşu, yola çıkmadan ilkin yol arkadaşı ara!) buyuruldu. (Taberanî)
Ezmek mi, ezilmek mi?
Sual: (İnsanlardan ve komşulardan gelen sıkıntılara katlanmalı) deniyor. O vakit da ezilmiş olmaz mıyız? Müslümanın kimseyi ezmemesi gerektiği şeklinde, kendisini de ezdirmemesi gerekmez mi?
CEVAP
İyi geçinmeye ezilmek dememeli. Kesinlikle ezen olmamalıyız. Âhirette hesabı zor olsa gerek. Zalim olmaktansa, mazlum olmayı tercih etmek zorundayız. Bir başka husus da, âhirete alacaklıyım diye gidip de, borçlu çıkılabilir. Örneğin gıybet ettiğimiz yada hakaret ettiğimiz için borçlu duruma düşebiliriz. Bunun için, (Hakkımı onda bırakmam, söke söke alırım) demek yanlıştır, bu sebeple zorla sökerken ona zulmetmiş oluruz. Haklı da olsak, karşımızdakine (Sen haklısın) dersek, iyi insan olduğumuz anlaşılır. Öyleki demeyen yada diyemeyen, iyi geçinemeyen kimse, Allahü teâlânın sevgisine ve rızasına iyi mi kavuşur ki?
Evliya zatlar, insanlardan gelen sıkıntılara hep sabretmişler, onların yaptıklarına kötülükle değil, aksine iyilikle karşılık vermişlerdir. Haklarını almaya çalışmamışlar. (Ezen olmaktansa, ezilen biz olalım) demişler. Bu güzel ahlâkları, birçok gayrimüslimin Müslüman olmasına, günahkârların da tevbe etmelerine vesile olmuştur.
İyi komşu tanım edilirken de, yalnız komşusuna zarar vermeyen denmiyor, komşusundan gelen sıkıntılara katlanan diye tanım ediliyor. Komşu rahatsız edecek, ikimiz de sabredeceğiz. Örneğin, onun evlatları yukarıda hoplayıp zıplayıp bizi rahatsız ederse, ikimiz de karşılık vermeyeceğiz, aşağıda davul çalmayacağız. O bizlere bir şey vermese de, biz pişirdiğimiz en nefis yemeği, balı baklavayı ona vereceğiz. O bağıra bağıra konuşacak, biz, komşu rahatsız olur diye sesimizi kısacağız. Sadece o vakit iyi komşu olabiliriz. Ikimiz de aynısını yaparsak, o vakit iyi mi iyi komşu oluruz ki?
Sual: Komşuya meydana getirilen fenalık ve iyiliklerin karşılığı, sevap ve günah olarak daha mı fazladır?
Yanıt: Herhangi bir hiç kimseye yapılması haram olan bir fenalık, komşuya yapılırsa, günahı ve herhangi bir hiç kimseye yapılması sevap olan bir iyilik, komşuya yapılırsa, sevabı kat kat daha çok olur.
Komşuya saygı etmek
Sual: Komşuya saygı etmeli deniyor. Bundan maksat nedir, ne yapılırsa saygı edilmiş olur?
Yanıt: Mevzu ile ilgili olarak Şir’at-ül-islâm şerhinde deniyor ki:
“Her Müslümanın, salih komşular, iyi insanoğlu içinde ev araması lazımdır. Hadis-i şeriflerde;
(Ev satın almadan evvel, komşuların iyi mi olduklarını araştırınız! Yola çıkmadan evvel, yol arkadaşınızı seçiniz!)
(Komşuya saygı etmek, anaya saygı etmek şeklinde lazımdır) buyuruldu.
Komşuya saygı, onunla iyi geçinmektir. Onun aç bulunduğunu bilerek, kendisi tok yatmamaktır. Allahü teâlânın kendisine kayra etmiş olduğu rızıklardan ona da vermelidir. Onu incitecek söz ve harekette bulunmamalıdır. Hadis-i şerifte;
(Komşusu, şerrinden güvenli olmayan kimse, Allahü teâlâya inanç etmemiştir) buyuruldu. Gayr-i müslim komşuya dahi, mümkün olmasıyla birlikte armağan vermelidir. Hadis-i şerifte;
(Zimmî komşunun bir hakkı, Müslüman komşunun iki hakkı, akraba olan komşunun üç hakkı vardır) buyuruldu. Komşusunun evine, pencerelerine bakmamalıdır.”
Sual: Komşuluk haklarının mühim bulunduğunu her Müslüman bilir. Peki kaç ev komşuluk hakkına haizdir?
Yanıt: Komşuluk hakkına haiz evlerin adedi, dönemin şartlarına ve insanoğlunun yardım kudretine göre değişiklik gösterir. Her taraftan birer, ikişer ve nihayet kırk ev komşuluk hakkına malik olur.
Komşunun yapmış olduğu eziyetlere sabretmeli
Sual: Dinimizde komşuluk hakları önemlidir. Peki bu haklar, genel hatları ile nedir?
Yanıt: Komşunun yapmış olduğu eziyetlere ve cahilce hareketlerine sabretmeli, karşılık vermemelidir. Günah işlediklerinde, güler yüz ve tatlı dil ile anlatmalıdır. Komşular, günah işlediklerini görüp de tembih vermeyen, kendileri ile görüşmek istemeyen, Cehennemden kurtulmaları için yardım etmeyen komşularını, Kıyamet günü, Allahü teâlâya yakınma edecekler, maddi ve tinsel haklarını isteyeceklerdir. Komşunun çocuklarını eli ile okşamalı, namaz kılmaları ve günah işlememeleri için, tatlı dil ile tembih etmelidir. Hadîs-i şerifte;
(Evinizde pişen yemekten, komşunuzun hakkını veriniz!) buyuruldu. Ödünç ve ariyet olarak istediğini derhal vermelidir. Komşusu hasta olunca, ziyaretine gitmelidir. Sıkıntıya fikir, imdadına yetişmelidir. Hadis-i şerifte;
(Sıkıntıya düşen komşusuna yardım eden, sıkıntısını gideren hiç kimseye, Allahü teâlâ kıyamet günü kıymetli elbise giydirecektir) buyuruldu. Cenazesi olunca, taziye etmeli, kısaca sabretmesini söylemeli ve cenazesinin hizmetine koşmalıdır. Komşusu yolculuğa çıkınca, geride kalan ailesini, çocuklarını hırsızların, ahlaksızların şerlerinden, zararlarından muhafaza etmelidir. O yok iken, onun çoluk çocuklarına karşı davranışlarında, ona hıyanet etmekten oldukca sakınmalıdır. Onun evinin havasını, güneşini men edecek kadar, evine kat çıkarmamalı, buna yoksulluk olursa, ona anlatıp rızasını aldıktan sonrasında yapmalıdır. Ona veremeyeceği meyve, tatlı şeklinde şeyleri evine ondan gizli saklı getirmelidir. Evini satacağı yada kiraya vereceği vakit, ona danışmalı, onun izin verdiği hiç kimseye vermelidir.
Sual: İyi bir komşunun hürmetine, öteki komşulardan bela kaldırılır mı ve bir kimsenin iyi yada fena bir komşu olduğu iyi mi anlaşılır?
Yanıt: Dünyada en kıymetli şey, Müslüman, salih, Allahü teâlânın ve mahlukların haklarını bilen ve gözeten komşudur. Hadis-i şerifte; (Allahü teâlâ, bir salih Müslümanın hürmetine, komşularından binlerce belayı, felaketi uzaklaştırır) buyuruldu. Kişinin iyi mi fena mü bulunduğunun bilinmesi mevzusunda da, bir hadis-i şerifte; (Kendisinin iyi mi, fena mü bulunduğunu idrak etmek isteyen kimse, salih, halis olan komşularının kendisi hakkında ne dediklerini öğrensin! İyi kimsedir diyorlarsa, ind-i ilâhide iyi bulunduğunu idrak etsin!) buyuruldu.