CEVAP
Hac yapmayan hacı olması imkansız. Sadece niyetine gore oldukça sevap alır. Zira hac yapmak niyetiyle yola çıkmıştır. Hadis-i şerifte, (Bir iyilik hayata geçirmeye azmedip de yapamayan kimse, o iyiliği yapmış şeklinde sevap alır) buyuruluyor. Hastalık yada başka sebeplerle cihada gidemeyip Medine’de kalan Eshab-ı kiram için Peygamber efendimiz, (Medine’de kalmış o şekilde kimseler vardır ki, bu cihaddan alacağımız mükafatta, onlar da bizlere ortaktır) buyurdu. Zira niyetleri cihada gitmek, mallarını ve canlarını Tanrı yolunda harcamak idi. Sadece onları bu cihaddan alıkoyan bedenlerine ârız olan manidir.
Sual: Vücub ve eda şartları kendisinde bulunan, şu demek oluyor ki hacca gitmesi farz olan kimse, hac yolunda ölürse yerine vekil gönderilmesi gerekir mi?
CEVAP
Kendisine o yıl hac farz olmuşsa yerine vekil gönderilmesi gerekmez, haccı sâkıt olur. Hac farz olduğu yıl gitmeyip de sonraki senelerde, hac yolunda yada evinde hasta yada hapis, sakat olursa yerine başkasını, kendi memleketinden karşılık göndermesi yada bunun için vasiyet etmesi lazımdır. Karşılık gönderdikten sonrasında iyi olursa, kendinin gitmesi de lazım olur. Sonraki senelerde hacca giderse, tehir günahı affolur.
Hac yolunda ölmek bir nimettir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Hacca giderken yolda ölene, Kıyamete kadar hac, cihada giderken de ölene, Kıyamete kadar cihad sevabı yazılır.) [Ebu Ya’la]
(Mekke’ye giderken ve oradan dönerken ölene, ahirette terazi kurulmaz, hesaba çekilmez ve günahları affedilir.) [İsfehani]