CEVAP
Peygamberlerin vârisleri olan âlimlere dil uzatan, onları âlim oldukları için kötüleyen kimsenin imanı gider. Dinimiz ilme ve âlime büyük ehemmiyet verir. Bizlere bilimsel bildiren âlimlerdir. Hadis-i şerifte, (Âlimler, Peygamberlerin vârisleridir) buyuruldu. (Tirmizi)
Sadece, bir de İslam âlimi sanılan ve dinimizi içten yıkmaya çalışan dinde reformcular vardır. Bunların ihanetlerini söylemek, kötülemek olmaz. Dinin emrine uymak olur. Kötülerin kötülüğünü açıklamak, Müslümanları onların zararından korumaya çalışmak farzdır. Daha doğrusu tüm insanları bunların zararından korumaya çalışmalıdır. Şu sebeple, İslamiyet’i doğru duymak, doğru öğrenmek insanların hakkıdır. İslamiyet’i yanlış özetleyen, nakledildiği benzer biçimde değil, çürük aklına, bozuk ilmine, iğrenç nefsine bakılırsa özetleyen kötü din adamları, insanların en kötüsüdür. Kur’an-ı kerimde, Cuma suresi 5.âyetinde, kötü din adamları, kitap yüklü merkebe, Araf suresi 176. âyetinde ise, dilini sarkıtıp soluyan köpeğe benzetilmiştir. Hadis-i şerifte buyuruluyor ki:
(Bid’atler yayılmış olduğu, sonrasında gelenler, öncekilere nalet etmiş olduğu vakit, gerçeği bilenler her insana bildirsin! Hakikatı bilip de gücü yettiği halde, gerçeği bildirmeyen kimse, Allahü teâlânın Muhammed aleyhisselama indirdiği Kur’an-ı kerimi gizlemiş olur.) [İbni Asakir]
Bunların ilme ihanetlerini açıklamak, kötülemek olmaz. Bu şekilde kötü din adamları, din, inanç hırsızlarıdır, Tanrı’a giden yolu kesen, Rabbine kavuşmak isteyen insanoğlunun önünü kesen eşkıyalardır. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Âlimlerin kötüsü, insanların en kötüsüdür.) [Bezzar]
Vaaz etmek ve dini yazı yazmak, kitap, mecmua çıkarmak, sadece Tanrı rızası için olunca, mevki, mal ve şöhret kazanmak için olmayınca yararlı olur. Bid’at ehli, dini dünyaya alet eder, dine oldukca zarar verirler. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Hak teâlâ, Âdem aleyhisselama bin çeşit sanat öğretip buyurdu ki: Evlatların ve neslin, bu sanatlardan biri ile rızkını talep etsin! Sakın ola ki dini geçim vasıtası yapmasın! Din ile dünyayı talep edenlere yazıklar olsun!) [Hakim]
İlmi, mala ve mevkie alet etmek uygun değildir. İlmin bunu yasakladığını bilmiş olduğu halde, ilme uymamak büyük vebaldir. Allahü teâlânın kıymet verdiği ve her şeyin en şereflisi olan bilimsel, mal, mevki kapmaya ve başa geçmeye vesile edenlere, bu ilim zararı olan olur. Oysa, dünyaya düşkün olmak, Allahü teâlânın asla sevmediği bir şeydir. O halde, Allahü teâlânın kıymet verdiği bilimsel, Onun sevmediği yolda harcamak, oldukca çirkindir. İnsanların en alçağı, din kisvesi altında dünya menfaati sağlayandır. İlim dini beslemek içindir, yoksa dünya nimetlerini yutmak için değil.
Kalbinde Tanrı korkusu yerine dünya sevgisi bulunan, haramlardan sakınmayan, âlim bulunduğunu söylerse şaşılır, buna inananlara daha oldukca şaşılır. İslam âlimleri buyuruyor ki:
Şu iki kişinin çıkardığı fitneyi, şeytan bile çıkaramaz: Dünyaya düşkün âlim ve ilimsiz sofu.
Bir insanoğlunun etiketi ve oldukca şey bilmesi ölçü değildir. Hakikatı bilmesi, buna inanması ve gereğince amel etmesi önemlidir. İblis de âlim idi. Fakat bilimsel ile amel etmedi. Kötü din adamından, canavardan, yılandan, çıyandan kaçar benzer biçimde kaçmalıdır.