CEVAP
Felsefeci de, öteki sapıklar benzer biçimde Müslümanları şirkle damgalamaya çalışıyor. Müslümana müşrik diyenin kendisi küfre düşer. Allah’ın huzurundan maksat, içsel huzurdur. Madde, cisim olarak rahatlık değildir. Allahü teâlâ, (Ben kuluma şah damarından daha yakınım) buyuruyor ki, bu yakınlık da manevidir. (Kaf 16) Resulü de, (Kulun Tanrı’a en yakın olduğu an, secdede olduğu zamandır) buyuruyor. (Müslim, Taberani) Bu da manevî yakınlıktır, yoksa secde edenin yanında demek değildir.
Allah’ın huzuruna çıkmak tabiri Peygamber efendimizin birçok hadis-i şerifinde geçmektedir. Birkaç hadis-i şerif meali şöyledir:
(Güzelce abdest alıp, kalbiyle Allah’ın huzuruna çıkarak, iki rekât namaz kılan hiçbir kimse yoktur ki, ona Aden vacib olmasın.) [Ebu Davud]
(Allahü teâlâ şu şekilde buyurur: Benim huzurumda durmaktan korkan kullarıma, rahmet ederim, sevablarını veririm ve korktuklarından da güvenli ederim.) [Deylemî]
(İnsanların şiddetli hüsrana uğrayanı, dünyadan azıksız ayrılıp Tanrı’ın huzuruna iyi amelsiz çıkan hüsrana uğrar.) [İbni Neccar]
(Bir Müslüman, “Lâ ilâhe illallah” söylediği süre, o tevhid gökleri yarıp geçer ve Allah’ın huzurunda durur. Cenab-ı Hak ona, “Sakin ol” buyurur. O tevhid, “Beni söyleyen kulu mağfiret etmedikçe sakin olamam” der. Allahü teâlâ da, “Sen o kulumun dilinden çıktığın anda, ben onu affettim” buyurur.) [Deylemi]
(Kim ki, Allahü teâlânın huzuruna varmayı severse, Tanrı da onun kendi huzuruna gelmesinden hoşlanır. Kim de Allah’ın huzuruna varmayı istemezse, Tanrı da onun kendi huzuruna gelmesini istemez.) [Buharî]
(İnsanlar, kıyamette Allah’ın huzurunda, Cuma günü camiye gidiş sıralarına bakılırsa, birinci, ikinci, üçüncü ve dördüncü olarak sırayla otururlar. ) [Taberani]
(Aden ehli Allah’ın huzuruna iki kez girer. Tanrı onlara Kur’an okur.) [Hakîm]
(Öldükten sonrasında bizi dirilten ve mahşerde huzurunda toplayacak olan Tanrı’a hamdolsun.) [Buhari, Müslim, Tirmizi, İbni Mace]
(Ödememek niyetiyle borçlanan, Allah’ın huzuruna hırsız olarak çıkar.) [İbni Mace]
(Borcunu ödemek için mal bırakmadan ölen kimse, Tanrı’ın huzuruna en büyük günahla çıkmış olur.) [Ebu Davud]
(Babanın duası, hiçbir engelle karşılaşmadan Allah’ın huzuruna çıkar.) [İ. Mace]
Daha birçok hadis-i şerifte (Tanrı’ın huzuru) tâbiri geçmektedir. Allahü teâlâ, Musa aleyhisselamla Tur Dağı’nda konuştu. Tur Dağı Allah’ın mekânı mıdır? Elbet, değildir. Cennete giren müminler de, Allahü teâlâyı iyi mi olduğu anlaşılmadan görecektir. Aden de Allahü teâlânın mekânı değildir. Allahü teâlâ mekândan münezzehtir. Mutezile, Cennette, Allahü teâlânın görülmesini de inkâr etmiştir. Nakli değil de, aklını ölçü alan bu şekilde sapıklara saygınlık etmemelidir!
Uzun süre Resulullah efendimize hizmetle şereflenen Enes bin Malik, kendisi ile birlikte bir sakal-ı şerifin defnolunmasını vasiyet etti. Allahü teâlânın huzuruna sakal-ı şerifle beraber çıkmak istedi. (Buhari)
İmam-ı Şâfiî hazretleri, (Kulun Allah’ın huzuruna büyük günahlarla çıkması, kendisini saptıran kelam ilmiyle çıkmasından daha hayırlıdır) buyuruyor. (Redd-ül muhtar)
Allah’ın huzuruna yada katına çıkma tabirinin mekân atama etmekle asla alakası yoktur. Ahirette de Allah’ın mekânı olmaz, fakat mahşerde ve Cennette de huzura çıkacağız. Kendi çeviri ve yorumları denmemesi için, kasten piyasadaki Kur’an-ı kerim meallerinden örnek veriyoruz. Birkaç âyet-i kerime meali şöyledir:
(Huzuruna toplanacağınız Tanrı’tan korkun!) [Maide 96, Diyanet meali]
(Rablerinin huzurunda durduruldukları süre, onları bir görsen!) [Enam 30, H. B. Çantay meali]
(Allah’ın huzuruna çıkmayı yalan sayanlar, hakikaten en büyük ziyana uğramıştır.) [Enam 31, H. B. Çantay meali]
(Ey inananlar! Tanrı ve Peygamber, sizi, yaşam verecek şeye çağırdığı süre icabet edin! Allah’ın kişiyle kalbi arasına girdiğini ve sonunda O’nun katında toplanacağınızı bilin.) [Enfal 24, Diyanet meali]
(Allah’ın huzuruna çıkacaklarına inanmamış ve doğru yolu tutmamış olanlar, asla şüphesiz en büyük ziyana uğramış olacaklar.) [Yunus 45, Elmalı meali]
(Tanrı’tan korkun ki, [âhirette] O’nun huzurunda toplanacaksınız.) [Mücadele 9, A. Fikri Yavuz meali]
Görüldüğü benzer biçimde Kur’an-ı kerimde de, hadis-i şeriflerde de, Tanrı’ın huzuruna çıkmak tabiri kullanılıyor. Bu felsefeci ise, kendi anlayışını âyet ve hadisten üstün tutup, kendi felsefesini esas alarak, Müslümanlara müşrik damgası basıyor.
Bir önceki yazımız olan Allahü teâlânın gayret etmesi başlıklı makalemizde allahu, etmesi ve gayret hakkında bilgiler verilmektedir.