Ünsiyet kelimesi, birisiyle veya bir şeyle huzur bulmak, onunla kalbi yatışmak, sükunet bulmak, yalnızlıktan kurtulmak, uygun bir arkadaşlık kurmak gibi manalara gelir.
Allah ile ünsiyet kurmak demek, her şeyin anahtarı yanında, her şeyin dizgini elinde, her hazinenin mülkü kendisine ait olan yaratıcısına karşı sevgi ve saygı beslemek, hep onu hatırlamak, onu zikretmektir.
Ünsiyet, Allah’ın sonsuz nimetleri karşısında şükrünü eda etmekten âciz olduğunu idrak etmek, ve kendisinde var olan bütün iyilik, güzellik ve nimetlerin sahibi olan Rabbi ile birlikte olmayı arzu etmektir. Böyle bir arzudan bir şevk ve iştiyak hasıl olur. Bu iştiyak vuslata olan hasretin ateşini alevlendirir. Bir an-ı seyyal de olsa, manen bu vuslatı yakaladığında, o iştiyak ateşi likaya, o hasret ateşi vuslata dönüşür. Bu vuslat, insan olan insana bir ünsiyet verir, bir sükunet ve huzur verir.
ÜNS makamına çıkabilmek için, her şeyde Allah’ın isim ve sıfatlarının tecellilerini müşahede etmek gerekir. İnsan kendisiyle ilgilenen, iyiliğini isteyen, yardımına koşan kimselere ünsiyet eder, onlarla birlikte olmaktan haz duyar. Kâinatta Allah’tan başka hakikî müessirin olmadığına iman eden kimse de, bütün iyilikleri, nimetlerin sahibi, kendisiyle çok ilgilenen ve himayesine alan Rabbinin yanında, yakınında olmaya can atar. Bu fıtratın gereğidir.
İşte deyim yerinde ise, kim ne kadar “Her şey Onundur, Ondan gelir yine Ona gider.”hakikatine inanırsa, Allah’a olan ünsiyeti o nispette artar. Artık, her yerde onunla birlikte olmayı arzu eder. Bu arzu ise, sürekli onu zikretmeye, hatırlamaya çağırır. Artık bu kişi, Rabbini sadece Kur’an’da değil, mücessem Kur’an olan kâinat kitabında da müşahede eder. Zerreden seyyarelere kadar her şey onun için bir mirat-ı mefiret / marifet aynası olur, bir ünsiyet penceresi olur.
Bazı ehl-i tasavvufa göre, bir insan cehenneme girdiğinde bile eğer Allah’a karşı beslediği sevgi ve saygıda kusur ederse, bu durum bu kimsenin gerçek manada üns / ünsiyet makamından uzak olduğunun göstergesidir.(bk. Kuşeyrî, Risasle)
Bir önceki yazımız olan Allah her an her yerde hazırdır ve bize şah damarımızdan daha yakındır. O hâlde Kur'an'da "Allah'a döndürüleceksiniz" gibi ayetlerde geçen "rücu", yani "Allah'a dönme" ne demektir? başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.