Anasayfa » Genel » Dini Bilgiler » NAMAZ AHLAKI GÜZELLEŞTİRİR

NAMAZ AHLAKI GÜZELLEŞTİRİR

NAMAZ AHLAKI GÜZELLEŞTİRİR

Her ibadet davranışları olumlu yönden etkilemektedir. Yapılan eylemler ibadetin  vermiş olduğu etkiyle davranışlarda vücut bulur.
Namaz bir hazinedir. Keşfedildiğinde insanı zengin eder lakin  bu zenginlik maddi zenginlik değildir. Maneviyatı zengin olan bir insan herkesten daha zengindir. Peki insanlar bu manevi zenginliğe kavuşmak için ne yapmalı? Ahlakı nasıl olmalı? Nelere dikkat etmeli? İşte merak edilen soruların cevabı…

Namaz Kılan İnsan Nelere Dikkat Etmeli?

*Televizyon seyretmek: Şeriata, ahlaka,  dine,  fazilete uygun programlar aşırıya kaçınılmadığı sürece izlenebilir. Fakat aşırıya kaçıldığında bu bilgi verici programlar da günah sayılabilir. Bilindiği üzre dinimizde aşırıya kaçmak iyi karşılanmamaktadır.
Televizyon seyretmek günah değildir, her şey zevkle seyredilebilir diyenlerin yalanına inanmayınız. Çünkü televizyon ekranlarında bir çok açık saçık sahneler, diziler, filmler mevcuttur. Bu ve bunun gibi programlar seyredildiğinde göz zinasına girer. Özellikle namaz kılmaya düşkün olan insanlar büyük günaha girmemek için bunlardan şiddetle kaçınmalıdır. Eğlence tarzı yüksek olan filmler insanı mutlu etmektedir bu tarz filmler içinde şehvet, içki sofralar, açık kadınlar barındırıyorsa uzak durulmalıdır.

*İhtiyaçlar giderilirken israf edilmemeli: Müslüman insanlar israftan şiddetle kaçınmalı. Aşırı tüketime, lükse, gösterişe kendini kaptırmamalı. İsraf dinimizde haram sayılmaktadır bu yüzden dikkat etmek şarttır.
Bir çok insan aç, açıkta olduğu için ölümle burun burunadır. Bunu bile bile lüks hayat yaşayan Şeddad, Nemrut,  Firavun, Neron, Karun gibi israftan kaçınmadan gösterişli bir hayat sürenler gafil, vicdansız, zalim insanlardır. Ve bu zalim insanların sonu mutlu sonla bitmemektedir. Namaz kılan, güzel ahlaklı kişiler lüksten çok mütevazi-orta halli bir hayat yaşamalıdır. Lüks hayatta gözü olan, gösteriş meraklısı olan insanlar Allah için bu huyunu terk etmelidir. Çünkü İslam, insanlara mütevazi bir hayat yaşamayı uygun görüyor.
Ev içinde lüks mobilyalara, pahalı halılara yer verenler kibirlenerek kendilerini çok yüksekte görmektedir. Kendilerini başka insanlardan üstün gören kibirli kişiler dini gerektiği gibi yaşamamakta ve dünya malına  tapmaktadır. Bu nedenle lüks hayat, gösteriş israf girer. İsrafın gerçekleşmemesi için dikkatli davranmak gerekir.

*Gayr-i meşru bakışlardan gözleri korumak: Her insan baktığı, gördüğü şeylerden sorumludur. Sürekli başkalarıyla bakışmak, her çiçekten bal almak dinimizce haramdır. Annenizin, bacınızın, teyzenizin, karınızın namusu olduğu gibi onlarında namusu vardır. Başkalarının namusunu korumak, sahip çıkmak hem insanlık görevidir hem de İslama aykırı değildir.

*Lisanınızı kötülüklerden sakının: Müslümanlar lisanını özgürce kullanabilir buna diyecek laf yoktur. Ancak küfürden korunmak, ağır söz söylemek, gevezelik etmek dinimizce pek hoş karşılanmaz. Özellikle küfür etmek çok günahtır. Bu devirde herkesin ağzında sakız olan küfür herkesin ağzında fütursuzca kullanılmakta ve günahı düşünülmemektedir. Bunun önüne geçmek, lisanınızı kötülüklerden, pisliklerden arındırmak sizin elinizde. Unutmayın ki küfür ile güzel söz arasında çok ince bir çizgi vardır ve bu çizgiyi aşmamak sizin elinizde…

*Müslüman merhametli olmalı: Merhamet dinen çok önemli olduğu gibi insanlık içinde önemlidir. Merhamet etmeyi bilmeyen insan taşlaşmıştır. Dinimizde de “merhamet etmeyen insana merhamet edilmez.” prensibi mevcuttur. Bu yüzden insanlara, hayvanlara, taşa, suya,, bitkilere hatta her şeye merhamet edilmelidir.

*Kulakların korunması gerektiğini unutmayın, her şeyi dinlemeyin: Kulakların korunması gerektiğini ve her şeye kulak misafiri olmamanız gerektiğini unutmayınız.
Kulağı kötü müziklerden korunmanız gerektiğini de biliyor muydunuz? İnsanı azdıran, şehvete iten, ahlaksızca söylenmiş şarkılar, müzikler hem beynimizi meşgul etmekte hem de sizi günaha itmektedir. Bu yüzden rock, küfürlü, azdırıcı müzikler dinlemekten kaçınmalısınız. Bir tavuk çiftliğinde beş altı tavuğa rock müzik dinletmişler. Tavuklar ilk önce biraz durgunlaşmış daha sonra hastalanıp ölmüşler. Siz de tavuk gibi olmak istemiyorsanız kötü müziklerden uzak durun zira sonunuz tavuğun ölümü kadar masum olmayabilir. Çünkü ölümden sonra sizi bekleyen bir dünya vardır.

 

*Tartışmamak: İmam-ı Gazali’nin belirttiği gibi tartışmak bir Müslümana yakışmaz. Cahillerle, gözü dönmüşlerle, azgınla tartışmak yersizdir. Bir Müslüman tartışmaktan çok tartışmamak taraftarı olmalıdır. Sözlerin kırıcı olmamasına dikkat etmeli ve tartışma ortamı yaratacak her şeyden kaçınmalıdır. Tartışmak şeytanın vesvesesiyle ortaya çıkar. Şeytanı mutlu etmek, sevindirmek istemiyorsanız tartışmadan uzak durmalısınız. Namaz kılan, güzel ahlaklı kişiler tartışmanın ahlakı bozacağını bilmelidir.

*Fitne ve fesatlıktan kaçınılmalı: Bu ikisine zemin hazırlanmamalı.  Fitne ve fesat bir çok ocağı söndürmekte, insanları birbirine düşürmektedir. Bir çok arkadaş, bir çok karı koca fitne ateşine kurban olmaktadır. Dinine düşkün bir Müslüman fitne fesatlık yaratacak ortamlardan uzak durmalıdır. Şeytanın hoşuna giden fitne büyük günahlardan sayılmaktadır. Bu yüzden büyük günah işlememek için fitne fesatlıktan kaçınılmalı bunun gibi ortamlardan uzak durulmalıdır.

*Dini konularda taviz vermemeliyiz: Din konuları kesin hatlarla çizildiği halde bir çok kendini bilmez, hadsiz insan din kurallarını değiştirmeye çalışır. Haram, günah sayılan bazı şeyleri sevapmış, cazipmiş gibi göstermeye çalışırlar. Bu gibi insanlara karşı dinimizi savunmamız lazım. Din konusunda taviz vermeyerek Allah’ın cengaver kullarından olmalıyız ve dini, İslamı hayatımızın ortasına yerleştirip, İslama uygun bir şekilde yaşamalıyız.

Bir önceki yazımız olan İSLAMİYETİN BURÇLARA BAKIŞI başlıklı makalemizde astroloji, burçlar ve islam hakkında bilgiler verilmektedir.

Kontrol Et

Mekruh Nedir ? Namazın Mekruhları Nelerdir?

Bir önceki yazımız olan VELAYET-İ FAKİH; TÜM MUSTA’ZAF VE MÜSLÜMANLARIN İMAMI VE REHBERİDİR!.. başlıklı makalemizi …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.